Girişimcilikle İlgili Yaygın Yanlış İnanışlar Nelerdir?
Sıfırdan bir girişime başlamak ve bunu devam ettirmek bizi bir yandan süreç boyunca zorluklarla karşılaştırırken diğer bir yandan da şimdiye kadar gerçekleştirdiğimiz en heyecan verici ve tatmin edici bir yol olabilir. Girişimi kurma ve devam ettirme süreçlerinde bu konulara dair hepimizin kafasında birtakım düşünce ve inanışlar oluşmuştur. Bunların bir kısmında doğruluk payı varken bir kısmı da girişimcilikle ilgili oluşmuş yanılgılardan oluşur. Bu yanlış inançların neler olduğuna bakacağız.
Yanılgı 1: Girişime başlarken riskler almak tehlikelidir.
Girişiminiz söz konusu olduğunda riske dayalı kararlar almamak önemli fırsatları kaçırmanıza neden olabilir. Bir girişimci olarak korkularınızın üstesinden gelebildiğiniz ve hesaplanmış riskler alabildiğiniz zaman hayatta kalmaktan daha fazlasını yapıp şirketinizi geliştirebilirsiniz. Risk almakla ilgili korkular sizi ele geçirdiğinde bunların üstesinden gelmeyi seçerseniz ve bunlar da hesaplanmış risklerse, bunları almaya hazır olan girişimciler için birçok fırsat vardır.
Yanılgı 2: Bir iş planına ihtiyacınız yok.
Farklı iş planı türleri vardır; ister şirketinizin kapsayıcı hedeflerini detaylandıran bir plan ister gelir ve maliyetler için tahminler sağlayan finansal bir plan olsun, hepsinin ortak bir noktası vardır; şirketinizin zaman içinde nereye gittiğini görselleştirmenize yardımcı olurlar. Bunun bir örneği reklamcılıktır: birçok yeni girişim, kitlelerini, bütçelerini veya mesajlaşma stratejilerini düşünmeden reklamlara binlerce dolar harcar. Herhangi bir reklam satın alımına yatırım yapmadan önce bir pazarlama planı yazmak, bu sorunların ortaya çıkmasını önlemeye yardımcı olur ve yol boyunca size biraz para kazandırır.
Yanılgı 3: Kendi şirketinizi diğer şirketlerle kıyaslamalısınız.
Alanınızda yenisiniz. Sizi benzersiz kılan şeylerden yararlanmak ve ürün veya hizmetiniz için yavaş yavaş bir pazar payı elde etmek önemlidir. Bu aşamada karşılaştırmalar verimsizdir ve kıskançlığa veya olumsuzluğa yol açabilir. Kendinizi diğer şirketlerle karşılaştırmak yerine, hedeflerinize ve onlara mümkün olan en etkili şekilde nasıl ulaşabileceğinize odaklanın. Başkalarından bir şeyler öğrenebilirsiniz, ancak başarılarını kopyalamaya çalışmayın. Başka birinin yaklaşım ve iş yapış biçiminin sizin için kendi sektörlerinde işe yaradığı kadar işe yaraması düşük bir ihtimaldir.
Yanılgı 4: Ekibinizdeki herkes sizin gibi çalışmalıdır.
Özellikle yeni bir işe başladığınızda işlerin daha karmaşık hale geldiği zamanlar olacaktır ve bir işveren olarak çalışanlarınız için çalışma sınırları koymadıysanız muhtemelen çalışanınızın sizinle aynı istek ve performansı gösterip fazladan çalışmasını normal karşılayacaksınız ama sonuçta şunu unutmamak gerekir ki bu onların değil, sizin şirketiniz dolayısıyla kendinizden beklentilerinizi bir çalışandan beklediklerine göre yumuşatmalı ve buna göre hareket etmelisiniz. Bunu yapmazsanız, beklentileriniz gerçekçi olmayacak ve sonuç olarak sizinle çalışmak isteyen insanları bulmakta zorlanacaksınız.
Yanılgı 5: Hata yapılmamalıdır.
Bir girişimci olarak hata yapmanın sürecin doğal bir parçası olduğunu ne kadar erken kabullenirseniz o kadar az acı çeker ve gelişmeye başlarsınız. Önemli olan onlardan ders almaktır. Hiç hata yapmıyorsanız ya yeterince çaba göstermiyorsunuzdur ya da yaratıcı ve bağımsız düşünme yeteneğinizi kaybetmişsinizdir. Hatalar sürecin bir parçasıdır ve size neyin işe yarayıp neyin yaramadığını söylerler. Kendiniz, ürününüz, hizmetiniz, müşterileriniz ve rekabetiniz hakkında önemli dersler verirler.
Yanılgı 6: Kendi kararlarınızı verme esnekliğini yaşarsınız.
Yeni bir işe başlamak, kontrolü size verir, ancak ortaklardan, yatırımcılardan, tedarikçilerden ve müşterilerden gelen bir dizi yeni ve üzücü taleple karşı karşıya kalacaksınız. Bunlar, hayatınızın 40 saatlik basit bir haftadan daha büyük bir bölümünü tüketebilir ve sevmediğiniz karar verme zorluklarından vazgeçemezsiniz.
Yanılgı 7: Gerçek girişimciler olunmaz, doğulur.
Bazı insanların doğal olarak risk alıcı oldukları doğrudur, ancak bu insanlar genellikle en iyi girişimciler olmazlar. Önce ödevlerini yapan, gözlerini kapatıp zıplamak yerine hesaplı riskler alan insanlardan değerli girişimciler çıkar. Bir girişimde çalışarak, meslektaşlarınızla konuşarak ve mentorluk yaparak girişimci olmayı öğrenebilirsiniz.